KUR'AN'DA TALUT CALUT VE DAVUD ALEYHİSSELAM KISSASI.


"ALLAH SİZİ IRMAKLA İMTİHAN EDECEKTİR"
KİM ONDAN İÇERSE BENDEN DEĞİLDİR.
ELİYLE BİR AVUÇ İÇEN MÜSTESNA KİM ONDAN İÇMEZSE BENDENDİR"
ﺍَﻟَﻢْ ﺗَﺮَ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟْﻤَـﻠَﺎِ ﻣِﻦْ ﺑَﻨِٓﻰ ﺍِﺳْﺮَٓﺍﺋِﻴﻞَ ﻣِﻦْ ﺑَﻌْﺪِ ﻣُﻮﺳَﻰ ﺍِﺫْ ﻗَﺎﻟُﻮﺍ ﻟِﻨَﺒِﻰٍّ ﻟَﻬُﻢُ ﺍﺑْﻌَﺚْ ﻟَﻨَﺎ ﻣَﻠِﻜًﺎ ﻧُﻘَﺎﺗِﻞْ ﻓِﻰ ﺳَﺒِﻴﻞِ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﻗَﺎﻝَ ﻫَﻞْ ﻋَﺴَﻴْﺘُﻢْ ﺍِﻥْ ﻛُﺘِﺐَ ﻋَﻠَﻴْﻜُﻢُ ﺍﻟْﻘِﺘَﺎﻝُ ﺍَﻟﺎَّﺗُﻘَﺎﺗِﻠُﻮﺍ ﻗَﺎﻟُﻮﺍ ﻭَﻣَﺎﻟَﻨَٓﺎ ﺍَﻟﺎَّ ﻧُﻘَﺎﺗِﻞَ ﻓِﻰ ﺳَﺒِﻴﻞِ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﻭَﻗَﺪْ ﺍُﺧْﺮِﺟْﻨَﺎ ﻣِﻦْ ﺩِﻳَﺎﺭِﻧَﺎ ﻭَﺍَﺑْﻨَٓﺎﺋِﻨَﺎ ﻓَﻠَﻤَّﺎ ﻛُﺘِﺐَ ﻋَﻠَﻴْﻬِﻢُ ﺍﻟْﻘِﺘَﺎﻝُ ﺗَﻮَﻟَّﻮْﺍ ﺍِﻟﺎَّ ﻗَﻠِﻴﻠﺎً ﻣِﻨْﻬُﻢْ ﻭَﺍﻟﻠَّﻪُ ﻋَﻠِﻴﻢٌ ﺑِﺎﻟﻈَّﺎﻟِﻤِﻴﻦَ﴿٢٤٦﴾
(İla ahiri Ayet 246-252)
246- Musa'dan sonra, Benî İsrail'den ileri gelen kimseleri görmedin mi? Kendilerine gönderilmiş bir peygambere: "Bize bir hükümdar gönder ki (onun komutasında) Allah yolunda savaşalım" demişlerdi. "Ya size savaş yazılır da savaşmazsanız?" dedi. "Yurtlarımızdan çıkarılmış, çocuklarımızdan uzaklaştırılmış olduğumuz halde Allah yolunda neden savaşmayalım?" dediler. Kendilerine savaş yazılınca, içlerinden pek azı hariç, geri dönüp kaçtılar. Allah zalimleri iyi bilir.
{Mısır'la Filistin arasında yaşayan Amalika, o devirdeki kralları Câlût'un kumandasında İsrailoğullarına saldırdı ve onları perişan edip yurtlarından çıkardı. Bunun üzerine İsrailoğulları, o anda aralarında bulunan peygamberlerinden kendilerine bir kumandan tayin etmesini istediler. Devrin peygamberi, Tâlût adında halktan birini hükümdar ve kumandan tayin etti. İşte ileride 247-252. âyetlerde kıssa tafsilâtıyla anlatılmaktadır.}

247- Peygamberleri onlara: Bilin ki Allah, Tâlût'u size hükümdar olarak gönderdi, dedi. Bunun üzerine: Biz, hükümdarlığa daha lâyık olduğumuz halde, kendisine servet ve zenginlik yönünden geniş imkânlar verilmemişken o bize nasıl hükümdar olur? dediler. "Allah sizin üzerinize onu seçti, ilimde ve bedende ona üstünlük verdi. Allah mülkünü dilediğine verir. Allah her şeyi ihata eden ve her şeyi bilendir" dedi.
{İsrailoğullarının ileri gelenlerine göre iktidar, servet ve sermaye sahiplerinin olmalıdır. Halbuki bu fikir, toplum menfaatine ve adalete aykırıdır. Doğru olan iktidara zenginlerin değil, ehil olan kimselerin gelmesidir. Kişinin ehliyetini, onun manevi gücü, bilgisi ve görgüsü ile beden kuvveti ve cesareti temsil eder.}
248- Peygamberleri onlara: Onun hükümdarlığının alâmeti, Tabut'un size gelmesidir. Meleklerin taşıdığı o Tabut'un içinde Rabbinizden size bir ferahlık ve sükûnet, Musa ve Harun hanedanlarının bıraktıklarından bir kalıntı vardır. Eğer inanmış kimseler iseniz sizin için bunda şüphesiz bir alâmet vardır, dedi.
{Rivayete göre "Tabut" sandıktır. Hz. Musa onu savaşlarda ordunun önünde bulundurur, bu sayede askerleri güç ve moral kazanırlardı. Zamanla yahudiler zayıflayınca Tabut'u Câlût ellerinden almıştı. Tâlût'un hükümdarlığına itiraz ettiler ve "eğer sahiden hükümdarsa delil getirsin" dediler. Onlara "onun hükümdar olduğuna hüccet Tabut'un geri gelmesidir" denildi ve Tabut geri geldi.}
249- Tâlût askerlerle beraber (cihad için) ayrılınca: Biliniz ki Allah sizi bir ırmakla imtihan edecek. Kim ondan içerse benden değildir. Eliyle bir avuç içen müstesna kim ondan içmezse bendendir, dedi. İçlerinden pek azı müstesna hepsi ırmaktan içtiler. Tâlût ve iman edenler beraberce ırmağı geçince: Bugün bizim Câlût'a ve askerlerine karşı koyacak hiç gücümüz yoktur, dediler. Allah'ın huzuruna varacaklarına inananlar: Nice az sayıda bir birlik Allah'ın izniyle çok sayıdaki birliği yenmiştir. Allah sabredenlerle beraberdir, dediler.
250- Câlût ve askerleriyle savaşa tutuştuklarında: Ey Rabbimiz! Yüreğimizi sabırla doldur; bize direnme gücü ver; kâfir kavme karşı bize yardım et, dediler.
251- Sonunda Allah'ın izniyle onları yendiler. Davud da Câlût'u öldürdü. Allah ona (Davud'a) hükümdarlık ve hikmet verdi, dilediği ilimlerden ona öğretti. Eğer Allah'ın insanlardan bir kısmını diğerleriyle savması olmasaydı elbette yeryüzü altüst olurdu. Lâkin Allah bütün insanlığa karşı lütuf ve kerem sahibidir.
252- İşte bunlar Allah'ın âyetleridir. Biz onları sana doğru olarak anlatıyoruz. Şüphesiz sen, Allah tarafından gönderilmiş peygamberlerdensin.
{249-251. âyetlerde askerî disiplin anlatılır. Bir ordunun başarılı olması, her şeyden önce komutanın emirlerine harfiyen uymakla mümkün olur. Savaşta galip gelmek sayıya bağlı değildir. Haklı olmaya, doğruluğa, disipline, iman ve moral gücüne bağlıdır.}
Mealli Kuran - 39 (Bakara suresi 246-252 ayetler)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Muhyiddin-i Arabî Hazretleri’nin Hz. Mehdi as. Hakkındaki Görüşleri

Şuayb bin Salih temim (Horasanlı Seyyid) Kıyamı

Hz Mehdi as (Hatemul veli) hakkındaki ifşatlar (3)